Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6670 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 12417 - Esas Yıl 2016





Taraflar arasındaki yolsuz tescile dayanan tapu iptali ile idare adına tescili davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı ile davalılardan A.Ş ve ... vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş, davacı idare vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla duruşma için belirlenen 21.05.2013 günü temyiz eden davacı idare vekili Av. ... yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davalı vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak davacı idare vekilinin sözlü açıklamaları dinlenip Dairemizin 3. kez geri çevirme kararı üzerine gelen dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, yolsuz tescile dayanan tapu iptali ile idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kesin hüküm, nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ile davalılardan A.Ş. ve ... vekilince temyiz edilmiştir.Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre davalı vekillerinin temyiz itirazları yerinde değildir.Davacı idare vekilinin temyizine gelince; 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/1106 esas 2003/197 karar sayılı dosyasında Kamulaştırma Kanununun 17. maddesine dayanılarak köy hizmetleri Genel Müdürlüğünce, ilk malikleri olan aleyhine açılan davada idare adına tesciline dair kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmakla yeniden tescile karar verilmesi imkanı bulunmadığından Mahkemece kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, ise de; iş bu dava ile dayanak mahkeme kararındaki tarafların farklı olması yine dayanılan dava sebeplerinin farklı olması nedeniyle kesin hükümden sözetme imkanı bulunmamaktadır. ./..Dosya içindeki bilgi ve belgelerden dava konusu taşınmazların 1998 yılında Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünce kamulaştırıldığı, kamulaştırma tarihindeki malikler tarafından 24.01.2000 tarihinde açılan Mahkemesinin 2000/59 esas 2000/652 karar sayılı bedel artırım davanın kabulüne karar verildiği, buna göre de kamulaştırma isteminin adli ve idari yönden kesinleştiği 2942 sayılı Yasanın 17. maddesine dayanılarak açılan ve kesinleşen davada verilen tescil hükmününde tapuda infaz edilemediği, sonrasında cebri icra satışı yoluyla dava konusu taşınmazların davalılar adına geçtiği anlaşılmıştır.4721 sayılı TMK'nun 705. maddesinde ''miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde mülkiyet tescilden önce kazanılır'' Hükmü yer aldığından somut olayımızda; kamulaştırma işlemlerinin usulüne uygun şekilde tamamlanmasından, sonra 03.07.2003 tarihinde kesinleşen ve kurucu işlem niteliğinde olan mahkeme kararı ile dava konusu taşınmazların idare adına hükmen tesciline karar verilmesi ile mülkiyet idareye geçmiştir.Bu durumda 4721 sayılı TMK'nun 705. maddesinde düzenleme karşısında; mülkiyetin davacı idarece iktisap edildiği, bu hakkın tapu siciline yansıtılmamasının davacı idarenen mülkiyet hakkının ortadan kaldırmayacağı, taşınmazları yolsuz olarak kazanıp ilk el konumunda olan davalıların 4721 sayılı TMK'nun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanmayacağı gözetilerek, mahkemece esasa girilip, dava konusu taşınmazların kamulaştırması kesinleşen bölümlerine ilişkin davanın kabulü yerine yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalılardan peşin alınan temyiz harçlarının irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı idare yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.100,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 22/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.