MAHKEMESİ : Nizip 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/02/2014NUMARASI : 2010/230-2014/183Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 12. maddesine dayanan baraj için yapılan kamulaştırma sonucu çevrenin sosyal, ekonomik ve yerleşme düzeninin bozulması nedeniyle, taşınmazdan ekonomik ve sosyal yönden yararlanma olanağı kalmadığı iddiasına dayanan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 12. maddesine dayanan baraj için yapılan kamulaştırma sonucu çevrenin sosyal, ekonomik ve yerleşme düzeninin bozulması nedeniyle, taşınmazdan ekonomik ve sosyal yönden yararlanma olanağı kalmadığı iddiasına dayanan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davalı Bakanlığın, Birecik Barajı tesisi amacı ile yapılan kamulaştırmadan dolayı 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 12. maddesi uyarınca sorumluluğu söz konusu olup, dava konusu taşınmazın kenarında bulunduğu barajın, içme suyu temini için kullanılması ve bu nedenle taşınmazın mutlak koruma alanında kalması hususu ile idarenin herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır.Öte yandan Su Kirliliği Yönetmeliği gereğince ilgili belediyeye karşı usulüne uygun açılmış bir dava da bulunmamaktadır.Davalı idarenin 2942 sayılı Yasanın 12. maddesi bakımından sorumluluğuna gelince; Arazi niteliğindeki kamulaştırma sahasına mücavir olan taşınmaza net geliri üzerinden; üzerindeki yapıya ise resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;Baraj kamulaştırması nedeniyle taşınmazın bulunduğu bölgede yerleşme düzeninin bozulduğu, sosyal ve ekonomik yönden yararlanma olanaklarının ve ulaşım imkanının kısıtlandığı anlaşıldığından, taşınmazın tespit edilen bedeline, yüzölçümü de nazara alınarak % 60 oranında değer azalışı uygulanması gerekirken dava konusu taşınmazın, yazılı surette kamulaştırma bedelinin tespiti ve tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesi,Doğru görülmemiştir.Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 01.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.