MAHKEMESİ : Yalova 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/12/2012NUMARASI : 2009/306-2012/452Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı ile davalılardan O.. M.. ve M.. H.. vd. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, Ç.. B.. hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine, Ç.. B.., O.. M.. ile T.. M.. hakkındaki davanın husumetten reddine, Hazine hakkındaki davanın ise kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar ile davalılar O.. M.., Ç.. B.., T.. M.. ve Hazine vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; davacı adına kayıtlı olan taşınmazın, orman sınırları içerisinde kalması nedeniyle O.. M.. tarafından açılan davada, Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/500-2009/170 sayılı kararı ile taşınmazın tapusunun iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tesciline hükmedildiği, kararın 02.04.2009 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Ç.. B.., O.. M.., Ç.. B.. ile T.. M.. hakkında açılan davanın reddine, TMK’nın 1007. maddesi gereğince bedelinin davalı Hazineden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle, davalı T.. M.. vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Davacılar ile diğer davalılar vekillerinin temyizine gelince; 1) Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğinde olup, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur. Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihi olan dava tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekirken, bilirkişi raporunda bu yönteme uyulmadan değer biçilmiştir. Bu nedenle, taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgeden, benzer yüzölçümlü ve yakın tarihli satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile keşif yapılarak rapor alınması ve değerlendirme tarihi olan 2008 yılında dava konusu taşınmaz ile bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerleri, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporu da denetlenerek, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, taşınmaza, genel deyimlerle ve piyasa rayicinden söz ederek değer biçen geçersiz bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmesi, 2) Tapunun iptaline ilişkin yargılama nedeniyle davacıdan tahsil olunan belgeli toplam 2.087,73-TL'nin her bir kalem harcama için açıkça belirtilecek ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, infazda tereddüte yol açacak şekilde hüküm kurulması, 3) Hakkındaki dava husumet yokluğu nedeniyle reddedilen ve kendisini bir vekil aracılığıyla temsil eden davalı O.. M.. lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Davacılar, davalılardan O.. M.. ve M.. H.. vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı ile davalılardan O.. M..'nden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 11.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.