Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6460 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21076 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Şenkaya Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 14/03/2013NUMARASI : 2012/102-2013/48Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş, davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunuş olmakla, duruşma için belirlenen 11.03.2014 günü temyiz eden davacı idare vekili Av. G.. Y.. ile davalı vekilinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R -Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arazi niteliğindeki taşınmaza net geliri esas alınarak değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur. Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin ise aşağıdaki bentler dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1)Sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın münavebe ürünlerine göre tespit edilen net gelirine % 4 oranında kapitalizasyon faizi uygulanmak suretiyle değer biçilmesi gerekirken bu oranın % 5 olarak alınması suretiyle az bedele hükmedilmesi, 2)Taşınmazın yeri, konumu, mücavir alan içinde olması ve bilirkişi raporunda belirtilen özelliklerine göre belirlenen metrekare birim bedeline objektif değer arttırıcı unsur ilave edilerek bedel tesbit edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru olmadığı gibi, 3)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine, 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak, acele kamulaştırma dosyasında bloke edilen miktar düşüldükten sonra fark bedele, bu sürenin bitimi tarihinden karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden, Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazları doğrultusunda BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davacı idareden peşin alınan temyiz ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davalı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.100,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 11.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.