MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi.Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekilleri yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduna göre değer biçilmesi yöntem itibariyle doğrudur. Bu nedenle taraf vekillerinin aşağıdaki hususlar dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki; 1) Dava konusu taşınmazın 16.04.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 1.194,92 m2'lik bölümün geometrik durumu ve yüzölçümü nazara alındığında değer kaybı olmayacağı gözetilmeden arta kalan kısımda % 20 oranında değer düşüklüğü uygulanmak suretiyle fazla bedele hükmedilmesi,2) Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alındığında tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun % 70 oranında olacağı gözetilmeden daha düşük objektif değer artış oranı kabul eden bilirkişi raporuna göre az bedelin ödenmesine karar verilmesi,3) Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu ile davacı idarece düzenlenen kıymet takdir komisyonu raporu ve fen bilirkişi raporu arasında, dava konusu taşınmazın üzerinde bulunan yapıların yüzölçümleri, yapı sınıfları ve yıpranma payları bakımından çelişki bulunduğundan,taşınmazın kamulaştırılacak kısmı üzerinde kalan yapıların yüzölçümlerinin fen bilirkişi marifetiyle ayrı ayrı ölçülerek krokide işaretlettirilmesi, yapıların yaşları ve tabi olduğu yapı sınıfları tespit edilmek suretiyle bedellerinin hesaplanması (Kamulaştırma Kanununun 12. maddesinin 4. fıkrası hükmü de dikkate alınarak) için mahallinde yeniden keşif yapılarak çelişkiyi gideren rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idare harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 03.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.