MAHKEMESİ : Denizli 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 31/01/2012NUMARASI : 2007/342-2012/16Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atmaya dayalı ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali, takibin devamı ve %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:- K A R A R -Dava, kamulaştırmasız el atmaya dayalı ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali, takibin devamı ve %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; davacının maliki olduğu 101 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılması nedeniyle davacı tarafından delil tespiti talebinde bulunulduğu ve Denizli 2006/575 sayılı 2. Sulh Mahkemesi'nin değişik iş sayılı dosyasında yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporunda; taşınmazdan beton büz geçirilip rogar yapıldığı, bunun kaldırılması için 9.100,00-TL masraf gerektiğinin belirtildiği, bunun üzerine davacının rapora dayanmakla birlikte masrafın daha fazla olacağından bahisle Denizli 7. İcra Müdürlüğü'nün 2007/3651 sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi yaptığı, ödeme emrine davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu, takip alacaklısı olan davacı vekili tarafından, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemli iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, mahkemece ürün kaybı bedeline hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Kural olarak ilamsız icra takibi para alacağı ve konusu para olan teminat alacakları (İ.İ.K.Md.42) ile kiralananın (bazı hallerde) tahliyesi (İ.İ.K.Md.269-276) için yapılabilir. Takibe itiraz halinde açılacak itirazın iptali davasında ya davanın reddine yahut davanın kabulü halinde itirazın (kısmen ya da tamamen) iptaline karar verilir. Bir ayni hakkın devri ilamsız icra ve dolayısı ile itirazın iptali davasına konu edilemez. Oysa kamulaştırmasız elatmanın önlenmesi (eski halin iadesi) ve tazminat istemli uyuşmazlık sonucunda (eski halin iadesi masrafının taşınmaz değerinden fazla olması halinde) mahkemece taşınmazın bedelinin tahsili ile tapu kaydının iptali ve tescile karar verilmesi gerekir. (16.05.1956 gün ve 1/6 s.YİBK.) İtirazın iptali davası sonucunda bu yönde bir eda hükmü kurulması mümkün değildir. Somut olayda da uyuşmazlık, kamulaştırmasız elatmanın (taşınmazın eski hale getirilmesi suretiyle) önlenmesi ve tazminat istemine ilişkin olup davacı tarafça bu yönde açılmış bir eda davası bulunmamaktadır. Takibe dayanak yapılan bilirkişi raporu ise ilam mahiyetinde olmayıp delil tespiti niteliğindedir. Dolayısı ile somut uyuşmazlığın ilamsız takip ve itirazın iptali davasına konu edilmesinin yasaya uyarlığı bulunmamaktadır. Bu nedenle, ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali isteminin reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.