Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5423 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 21592 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare ile davalılardan ... vd. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ile davalılardan ... vd.vekillerince temyiz edilmiştir.Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem bakımından doğru olduğu gibi ağaçlara maktuen bedel belirlenmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;1-Dosyadaki bilgi ve belgelere ve tapu kaydına göre dava konusu taşınmazın imar parseli olduğu anlaşıldığından, % 40 oranında Düzenleme Ortaklık Payı indirimi yapılmaması gerektiği gibi, emsal karşılaştırması sırasında da emsal parselin imar parseli olmasından dolayı yüzde 12 oranında daha değerli kabul edilmesi de doğru olmadığından bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.Bu durumda; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere olan mesafesini de gösterir krokisi fen bilirkişisine işarettirilip, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,2-İlgili Belediye Başkanlığına fen bilirkişisi rapor ve krokisi de eklenmek suretiyle müzekkere yazılarak dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan bölümünün imar durumun da değişiklik yapılıp yapılmayacağı ve yapılaşma yönünden kısıtlama getirilip getirilmeyeceği ve kısıtlama getirilmiş ise oranı sorularak arta kalan bölümün alanı da dikkate alınmak suretiyle değer kaybı oluşup oluşmayacağı yada tamamının bedeline hükmedilip hükmedilemeyeceği hususlarında bilirkişi kurulundan ek rapor alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması, 3-Davacı idare harçtan muaf olduğu halde aleyhine harca hükmedilmesi,Doğru olmadığı gibi; 4-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi'nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak, Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca açılan dava ile hüküm altına alınmış olan bedel çıktıktan sonra kalan kamulaştırma bedeline 04.06.2011 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden,Mahkemece davacı idare ile davalılardan ... vd. vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalılardan ... vd. den peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 19.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.