MAHKEMESİ : Gölcük 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 23/10/2012NUMARASI : 2008/191-2012/480Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 30.04.2013 gün ve 2013/3714 Esas - 2013/8154 Karar sayılı ilama karşı davalılardan C.. Ö.. vd. vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemli davada, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı davalılar vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre; davalılar vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK.nun 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde görülmemekle birlikte;2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. bölüm kararı da göz önüne alınarak, kamulaştırma bedeline 24.09.2008 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden, Davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüyle Dairemizin 30.04.2013 gün ve 2013/3714-8154 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede, Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ile davalı C.. Ö.. vd. vekillerince temyiz edilmiştir.Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibariyle doğrudur. Bu nedenle, davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.Davalı C.. Ö.. vd. vekilinin temyizine gelince;1) Bilirkişi kurullarınca somut emsal olarak alınıp incelenen ve değer biçmeye esas alınan 217 ada 14 parsel sayılı taşınmazın, bilirkişi raporunda belirtilen tarihteki satışına ilişkin alıcı, satıcı, satış tarihi, satış bedeli ve yüzölçümünü gösterir şekilde tapu kaydı Tapu Sicil Müdürlüğünden getirtilip denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,2) Kamulaştırmadan arta kalan 356.67 m²'lik bölümün köprülü kavşak kapsamında kaldığının bilirkişi raporunda açıklandığı ve bu bölümün de kamulaştırılmasının gerektiği belirtildiği halde, bedeline hükmedilmemesi,3) Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kendilerini vekille temsil ettiren davalılar lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi,Doğru olmadığı gibi,4)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak, kamulaştırma bedeline 24.092008 .tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden, Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle davalı Celal vd. Vekilinin temyiz itirazları doğrultusunda BOZULMASINA, davacı idare harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, davalı C.. Ö.. vd.'den peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.