Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5271 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22875 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 08.04.2013 gün ve 2013/1772 Esas - 2013/6641 Karar sayılı ilama karşı davalı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce onanmış, bu karara karşı davalı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; dava konusu taşınmazın 1998 yılında kesinleşen 1/1000 ölçekli imar planında park alanı olarak ayrılmış olduğu, ancak taşınmaza davalı idarece fiilen el atılmadığı anlaşılmıştır.11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde yapılan değişiklik ile; “Uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmî kurumlara ayrılmak suretiyle veya ilgili kanunların uygulamasıyla tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar hakkında, 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen idari başvuru ve işlemler tamamlandıktan sonra idari yargıda dava açılabilir. Bu madde hükümleri karara bağlanmamış veya kararı kesinleşmemiş tüm davalara uygulanır.” hükmü getirilmiştir.Öte yandan Anayasa Mahkemesi’nin 25.09.2013 gün 2013/93 Esas, 2013/101 Karar sayılı ilamında da; “Kamulaştırmasız el atmadan söz edilebilmesi için taşınmaz zilyetliğinin idareye geçmesi ve taşınmazın fiilen kamu hizmetine tahsis edilmiş olması gerektiği; imar kısıtlamalarında taşınmazın zilyetliğinin malikte kalmaya devam etmekte olup, yalnızca malikin tasarruf yetkisinin, ilgili mevzuattan kaynaklanan bazı kısıtlamalara maruz kaldığı, bu nedenle imar kısıtlamalarından kaynaklanan tazminat davalarının idari yargıda açılabileceği” kabul edilmiş olup,Davanın idari yargıda görülmesi gerektiğinden, dava dilekçesinin görev yönünden reddi yerine, kabulüne dair hükmün bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla;Davalı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 08.04.2013 gün ve 2013/1772-6641 sayılı onama kararının kaldırılmasına, hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçları ile davacıdan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.