Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 479 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 4513 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10.maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş ise de dava değeri 21.220,00-TL'nin altında kaldığından duruşma isteminin reddi ile incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10.maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... ada, ... parsel sayılı taşınmazda gelir metodunun esas alınması, üzerinde yer alan ağaçlara yaş, cins ve verim durumuna göre değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1)Dava konusu taşınmaza dava tarihi olan 2015 yılı esas alınmak suretiyle İlçe Tarım Müdürlüğü verileri getirtilip, bu değerler de nazara alınmak süretiyle değer biçilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden, 2014 İl Tarım Müdürlüğü verileri esas alınarak değer biçen bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması, 2)Dava konusu taşınmazın zemini sulu tarım arazisi niteliğinde olduğundan, zeminin münavebe ürünlerine göre belirlenen net gelirine % 4 kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın %5 kabulü suretiyle değer tespiti, 3)Hükme esas alınan bilirkişi raporunda münavebeye yan ürün olarak mısır samanının eklenmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 4)Sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmaza konumu ve bilirkişi raporunda belirtilen özelliklerine göre objektif değer artışı uygulanamayacağı gözetilmeden % 10 ilavesi suretiyle fazlaya hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 24/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.