MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar bedelinin tahsili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 16.05.2013 gün ve 2013/4745 Esas - 2013/9740 Karar sayılı ilama karşı davalı idareler vekillerince verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Kamulaştırmasız el atılan taşınmazların bedelinin tahsili istemine ilişkin davada, davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı idareler vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce onanmış; bu karara karşı, davalı idareler vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre, davalı idareler vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK'nun 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde değildir. Ancak;Dava konusu taşınmazlardan .... , .... parsel sayılı taşınmazların tamamı .... parsel sayılı taşınmazların kısmen Büyükçekmece gölü mutlak koruma alanı sınırları içinde kaldığı, mahallinde yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporlarına göre, taşınmazlara davalı idarece fiilen el atılmadığı anlaşılmıştır.11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde yapılan değişiklik ile; “Uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmî kurumlara ayrılmak suretiyle veya ilgili kanunların uygulamasıyla tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar hakkında, 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen idari başvuru ve işlemler tamamlandıktan sonra idari yargıda dava açılabilir. Bu madde hükümleri karara bağlanmamış veya kararı kesinleşmemiş tüm davalara uygulanır.” hükmü getirilmiştir. Öte yandan Anayasa Mahkemesi’nin 25.09.2013 gün 2013/93 Esas, 2013/101 Karar sayılı ilamında da; “Kamulaştırmasız el atmadan söz edilebilmesi için taşınmaz zilyetliğinin idareye geçmesi ve taşınmazın fiilen kamu hizmetine tahsis edilmiş olması gerektiği; imar kısıtlamalarında taşınmazın zilyetliğinin malikte kalmaya devam etmekte olup, yalnızca malikin tasarruf yetkisinin, ilgili mevzuattan kaynaklanan bazı kısıtlamalara maruz kaldığı, bu nedenle imar kısıtlamalarından kaynaklanan tazminat davalarının idari yargıda açılabileceği” kabul edilmiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın idari yargıda görülmesi, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerektiğinden, Davalı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüyle Dairemizin 16.05.2013 gün ve 2013/4743-9740 sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;Mahkemece kararın yukarıda belirtilen nedenlerle davalı idareler vekillerinin temyizi doğrultusunda BOZULMASINA, davalı ... Müdürlüğünden peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçları ile davalı DSİ Genel Müdürlüğünden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 24.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.