Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3969 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 23820 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, bir kısım davacılar ile davalı ... vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, bir kısım davacılar ile davalı ... vekilleri ve temlik alan ... tarafından temyiz edilmiştir.Davalı idare vekilinin tüm, davacılardan ... vd. vekili ile temlik alan ...’nin ise aşağıdaki bentler dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Ancak;1-) 6098 sayılı Borçlar Kanununun 183 vd. maddeleri uyarınca; kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir. Alacağın devrinin geçerliliği, yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlıdır. Birleşen Bakırköy 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/354 esas sayılı dosyasında, alacağı temlik alan ... ile davacılar murisi ... arasındaki temliknamenin yazılı olarak düzenlendiği, ... mirasçıları vekilinin temlikname altındaki imzanın murise ait olmadığı yönünde bir itirazının bulunmadığı, dolayısıyla temliknamenin geçerli olduğu anlaşılmaktadır.Alacağı temlik edenin, temlikle birlikte borçlu ile hukuki ilişkisi kesildiğinden, alacağın tahsiline ilişkin hakların temellük edene geçmesi alacağın temlikinin doğal bir sonucudur. Bu itibarla temlik alan ...’nin davaya katılma talebinin kabulü ile temliknamede belirtilen 250.000,00.-TL’nin temlik alana, kalanın ... mirasçılarına ödenmesine hükmedilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,2-) Birleşen Bakırköy 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/444 esas sayılı dosyasında kabul edilen miktar üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca belirlenen vekâlet ücreti 24.940,00.-TL olduğu halde, hesaplama hatası sonucu aza hükmedilmesi,Doğru görülmemiştir. Davacılardan ... vd. vekili ile temlik alan ...’nin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalı ... harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, bir kısım davacılardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 01.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.