MAHKEMESİ : İzmir 9. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/09/2012NUMARASI : 2011/271-2012/431Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idareler vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, B.. B.. ve İ.. B.. hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idareler vekillerince temyiz edilmiştir. 1)Dosya içindeki delil ve belgelere göre; dava konusu taşınmazın kısmen, imar planında 15 metre genişliğinde görünmekle birlikte zeminde en dar noktasında 15 metre en geniş noktasında 17,60 metre genişliğinde olan 1776 Sokak altında kaldığı anlaşılmıştır. Her ne kadar, 1776 Sokak “İzmir Büyükşehir Belediyesi sorumluluğunda kalan yollar ve meydanlar” listesi uyarınca Büyükşehir Belediyesinin sorumluluk alanındaki yollar arasında belirtilmemiş ise de;İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 09.07.2012 tarih ve M.35.1.İBB.0.10.04.301.05.655 sayılı karar ile yürürlüğe giren “İzmir Büyükşehir Belediyesi Kıyı ve Sahil Şeridi, Yol, Meydan ve Yeşil Alan Yetki ve Görev Uygulama Yönetmeliği” ile 17 metre ve üzeri genişlikte yolların İzmir Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğunda olduğuna karar verildiğinden bedelin davalı İ.. B..ndan tahsili gerekirken, sorumlu idare belirlenmeden her iki idareden birlikte tahsiline hükmedilmesi,2) Mahkemece talep uyarınca hüküm kurulmuş ise de; gerekçeli kararda dava dışı M. C. payına isabet eden kısmın davacı payları arasında belirtilmesi, doğru olmadığı gibi, 3) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21.maddesi ile "kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespit davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir. ... açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır." hükmünün getirilmiş olduğu gözetildiğinde, harç ve vekalet ücretinin maktu olarak hüküm altına alınması gerektiğinden;Davalı idareler vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.