Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3436 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 29258 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Kastamonu 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 24/12/2012NUMARASI : 2012/271-2012/548Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu 1820 parsel yönünden; tarım arazisi niteliğinde kabulü ile olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tesbit edilmesinde; üzerinde bulunan ve taşınmazlara bahçe niteliği vermeyen ağaçlara maktuen değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1) Dava konusu 1486 ada 5 ,6 ve 433 parsel sayılı taşınmazların bulunduğu bölgede yapılan imar uygulaması sonucu tapu kayıtlarının 2590 ada 4 parsel sayılı taşınmaza dönüştüğü anlaşılmıştır. Bu durumda imar uygulaması sonucu oluşan tapu kaydı ve ölçekli krokisi getirtilip, yeniden yapılacak keşifte bu kayıtlar ve kamulaştırma krokisi zemine uygulanmak suretiyle kamulaştırmaya konu alan tesbit edilerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2) Kabule görede; Davalı dava konusu 1486 ada 6 parsel sayılı taşınmazda paydaş olup payı oranında bedele hükmedildiği halde tam pay üzerinden terkin hükmü kurulması,Doğru görülmemiştir.Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.