Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Davalılar vekilinin temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan reddine,Davacı idare vekilinin temyizine gelince:Davanın niteliği itibariyle fark bedele faiz uygulanması mümkün değildir. Ancak;1- Dava konusu taşınmaz baraj göl sahası içinde kaldığından tapusunun iptali ile terkinine karar verilmesi gerekirken tesciline karar verilmesi,2- Bozma öncesi hükmedilen bedel ile bozma sonrası hükmedilen düşük değerli miktar arasındaki farkın davalılardan alınıp, davacı idareye ödenmesine karar verilmemesi,Doğru değil ise de, bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden;a) Gerekçeli kararın 3. paragrafındaki (Davacı DSİ Genel Müdürlüğü adına tesciline) kelimelerinin çıkartılmasına, yerine (Dava konusu taşınmaz baraj göl sahası içinde kaldığından 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/c maddesi uyarınca tapudan terkinine) kelimelerinin yazılmasına,b) Hükmün sonuna ayrı bir bent olarak (Bozma kararı öncesi hükmedilen bedel ile bozma kararı sonrası mahkemece tespit edilen bedel arasındaki 142.566.788 TL. farkın davalı taraftan alınarak davacı idareye ödenmesine) cümlesinin yazılmasına,Hükmün böylece (DÜZELTİLEREK ONANMASINA), peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde davacıya geri verilmesine ve kalan onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 23.1.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.