Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 31227 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21933 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 14. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 23/01/2013NUMARASI : 2012/395-2013/51Taraflar arasındaki kamulaştırma 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş davalılar vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 08.04.2014 günü temyiz eden taraf vekillerinin yüzlerine karşı; duruşmaya başlanarak taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R -Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir Bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Alınan raporlar ve yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;1- Dava konusu taşınmaz ile raporu hükme esas alınan bilirki??i kurulunca emsal olarak kabul edilen taşınmazın Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonunca belirlenen emlak vergisine esas m2 değerleri karşılaştırıldığında, dava konusu taşınmazın emsalden daha değerli olduğu anlaşılmasına rağmen, bilirkişi kurulunca emsalin dava konusu taşınmazdan çok daha değerli olduğu kabul edildiğinden rapor inandırıcı ve hüküm kurmaya elverişli değelidir. Bu nedenle, taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgeden, benzer yüzölçümlü ve yakın tarihli satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile keşif yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,2- Değerlendirme tarihi olan 2012 yılında dava konusu taşınmaz ile bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporu da denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması, 3-Taşınmazın tapu kaydı üzerine konulan kamulaştırma şerhinin davaya konu olduğu gözetilmeden, bilirkişi kurulunca bu şerh nedeniyle taşınmazda değer kaybı olacağı kabul edilmek suretiyle düşük bedel tespiti,Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflara karşılıklı olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 1.100,00-TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 23.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.