Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30541 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23178 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Bakırköy 6. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 04/06/2013NUMARASI : 2012/359-2013/316Taraflar arasındaki 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 13.05.2014 gün ve 2014/1409 Esas - 2014/13225 Karar sayılı ilama karşı davalı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmış, bu karara karşı davalı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Yapılan incelemede; aynı kamulaştırma kapsamında olan ve dava konusu taşınmazın bitişiğindeki 762 ada 7 parsel sayılı taşınmaz 13.08.2013 değerlendirme tarihi itibarıyla 1.500,00-TL/m2 değer biçildiği, dava konusu 763 ada 8 parsel sayılı taşınmaza ise 17.07.2012 değerlendirme tarihi itibarıyla 1.300,00-TL/m2 değer biçildiği anlaşıldığından bilirkişi raporunun taşınmazın zemininin değerinin tespit edilmesi yönünden yeterli ve inandırıcı olmadığından bahisle hükmün bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 2014/1409-13225 sayılı 13.05.2014 günlü onama kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde; Dava, 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Taşınmaz üzerinde bulunan binaya resmi birim fiyatları esas alınarak, yıpranma payı da düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Taşınmazın arsa niteliğindeki zeminine emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibarıyla doğrudur. Ancak; Dairemizce incelemesi yapılan, aynı kamulaştırma kapsamında olan ve dava konusu taşınmazın bitişiğindeki 762 ada 7 parsel sayılı taşınmaza 13.08.2012 değerlendirme tarihi itibarıyla 1.500,00-TL/m2 değer biçildiği, dava konusu 762 ada 8 parsel sayılı taşınmaza ise 17.07.2012 değerlendirme tarihi itibarıyla 1.200,00-TL/m2 değer biçildiği anlaşıldığından, bilirkişi raporu taşınmazın zemininin değerininin biçilmesi yönünden yeterli ve inandırıcı görülmemiştir. Bu nedenle, taraflara emsal göstermeleri için yeniden imkan tanınması lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi ve dava konusu taşınmazın değerinin bu emsallere göre tespit edilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yeterli ve inandırıcı olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir.Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 18.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.