Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30429 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20189 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Oltu Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/03/2013NUMARASI : 2012/696-2013/502Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare ile davalı H.. C.. vd.vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ve bir kısım davalı vekillerince temyiz edilmiştir.Taşınmazın sulu tarım arazisi olan bölümüne net ürün gelirine göre değer biçilmesi doğru olduğu gibi, kapama meyve bahçesi niteliğindeki kısmına net meyve geliri esas alınarak bilimsel yolla değer biçilmesinde de yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;1)Taşınmazın tamamının sulu tarım arazisi niteliğinde olması nedeniyle taşınmazın arazi olarak değerlendirilen kısmında olduğu gibi kapitalizasyon faizinin % 4 oranında alınması gerekirken, kapama meyve bahçesi bakımından bu oranın % 5 alınması suretiyle az bedel tespiti, 2)Taşınmazın kapama meyve bahçesi niteliğindeki kısmı üzerinde bulunan tüm ağaçlara, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Erzurum Şubesinin 17.12.2012 tarihli verim listesi esas alınarak yaşlarına göre bir dekardan alınabilecek ortalama verim miktarları tespit edilerek değer biçilmesi gerekirken, yazılı şekilde hesaplama yapan rapora göre hüküm kurulması,3)Dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinde, dava konusu 103 ada 97 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit çalışmaları sonucunda 88,72 m2 olarak davalılardan M.. A.. adına tespit gördüğü, diğer davalılar Ali ve H.. C.. tarafından Kadastro Mahkemesinin 2008/19 Esas sayılı dosyası ile açılan kadastro tespitine itiraz davası sonucunda dava konusu taşınmazın 61,92 m2'lik (krokiye göre B) kısmının davalılar Ali ve H.. C.. adına, kalan 26,80 m2'lik kısmın ise davalı M.. A.. adına tespit ve tesciline karar verildiği, iş bu kararın kesinleşmesinden sonra taşınmazın ifraz görerek krokide (B ) harfi ile gösterilen 61,92 m2'lik kısmın 103 ada 991 parsel olarak davalılar Ali ve H.. C.. adlarına, arta kalan 26,80 m2'lik kısmın ise aynı ada parsel numarası (103 ada 97 parsel) ile davalı M.. A.. adına tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır.Bu durumda tüm davalılar yönünden açılan davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gözetilmeden davalılar Ali ve H.. C.. hakkında açılan davanın husumetten reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, kadastro tespitine itiraz davası sonucunda davalı Melahata Atmaca adına tesciline karar verilen yerin yüzölçümü 26,80 m2 olduğu halde, adı geçen davalı yönünden ifraz öncesi eski yüzölçümü olan 88,72 m2 üzerinden hesap yapılmak suretiyle fazlaya hükmedilmesi, 4)Kamulaştırılan taşınmaz baraj gölü içinde kaldığından, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/C maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi gerekirken, Hazine adına tesciline karar verilmesi, 5)Dava tarihinin gerekçeli karar başlığına yanlış yazılması, Doğru olmadığı gibi, 6)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. bölüm kararı da göz önüne alınarak, kamulaştırma bedeline 08.07.2012 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden, Davacı idare ile davalı H.. C.. vd.vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idare ile davalı H.. C.. vd'den peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 17.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.