Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 27687 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14489 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Tokat 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 28/12/2011NUMARASI : 2010/305-2011/589Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor geçersizdir. Şöyle ki;1-Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesine göre arsa niteliğindeki taşınmaza değer biçilirken dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme tarihine yakın satışların emsal alınması gerekir.Bilirkişi kurulu raporunda emsal alınan taşınmaz pay satışı olduğu gibi, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın soyut ifadelerle karşılaştırılmış olması nedeniyle bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir. Bu durumda; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere olan mesafesini de gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri halde lehlerine vekalet ücretine hükmedilmemesi,3-Ölü tapu malikinin veraset ilamının incelenmesinde davalı S.. A.. mirascı olmadığı halde, gerekcesi gösterilmeden karar başlığında davalı alarak gösterildiği gibi, hüküm fıkrasında da bedelin dosyada mevcut veraset ilamına göre S.. A.. haricindeki davalılara ödenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde infazı zorlaştırıcı hüküm kurulması,Doğru olmadığı gibi;4-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi'nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi'nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak, kamulaştırma bedeline 21.04.2011 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden,Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 27.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.