MAHKEMESİ : Hakkari Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 06/11/2012NUMARASI : 2010/540-2012/485Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedellerini tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedellerini tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Mahallinde yapılan keşif sonucu, taşınmazların dava tarihindeki değerinin biçilmesinde yöntem itibari ile bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;1-Dava konusu 195 ada, 7 parsel sayılı taşınmazda bir kısım tapu maliki hakkında dava açılmadığı halde, onların da paylarını kapsar şekilde hüküm kurulması, 2-Dava konusu taşınmazların geometrik durumları, yüzölçümleri ve enerji nakil hattının güzergahları dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranlarının taşınmazların tüm değerinin; 179 ada, 3 parselde %1 ini (yüzde birini) 195 ada, 7 parselde ise %2 sini (yüzde ikisini) geçemeyeceği gözetilmeden daha yüksek oranlarda değer düşüklükleri tesbit eden rapora göre irtifak hakkı bedellerinin tesbiti,3-195 ada, 7 parsel sayılı taşınmazdaki pilon yeri bedeline hükmedilmemesi,4-Davanın niteliği gereği maktu harç yerine, nispi harca karar verilmesi, 5- 2942 sayılı kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı yasanın 6. Maddesi ile eklenen hüküm uyarınca dava 4 aylık süre içinde sonuçlandırılmadığından Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak kamulaştırma bedeline 22.01.2011 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde ödeyenlere iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 18.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.