MAHKEMESİ : Nizip 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/01/2014NUMARASI : 2013/827-2014/58Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava kamulaştırmasız el atma bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;1)Dava konusu taşınmazın asgari vergi değeri ile hükme esas alınan raporda somut emsal kabul edilen taşınmazın vergi değeri kıyaslandığında emsal taşınmazın 131,31 kat daha değerli olduğu, bilirkişi raporunda ise emsal taşınmazın dava konusu 951 ada 125 parsel sayılı taşınmazdan 1,65 kat, 951 ada 127 parsel sayılı taşınmazdan ise 1,28 kat değerli olduğu, bu tespit vergi değerleri oranı ile karşılaştırıldığında arada fahiş oranda fark bulunduğu anlaşıldığından yapılan tespit inandırıcı bulunmamıştır.Dava konusu taşınmazın bulunduğu Nizip ilçesinde benzer yüzölçümlü ve değerlendirme tarihine yakın zamanlarda emsal satışların bulunması doğaldır. Bu durumda taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılarak, dava konusu taşınmaz ile emsal olarak değerlendirilecek taşınmazların, hükümet konağı, adliye ve hastane gibi yerlerin hali hazır şehir haritası üzerinde fen bilirkişisine işaretlettirilip, bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,2)Taşınmazın bir kısmına yol yapılmak suretiyle el atılmış olup bu kısmın tespit edilerek fen bilirkişisine krokide işaretlettirilip, alanının hesaplanması ve bu kısımla ilgili olarak TMK 999. maddesi gereğince tekin kararı verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde ödeyenlere iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 05.112014 gününde oybirliğiyle karar verildi.