MAHKEMESİ : İstanbul 3. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 28/06/2013NUMARASI : 2012/316-2013/302Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir.Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak zeminine, binaya ise resmi birim fiyatları esas alınarak ve yıpranma payıda düşülerek değerlerinin tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1)Dava konusu taşınmazın kısmi kamulaştırma nedeniyle arta kalan ve işe yaramazlığından bahisle bedeline hükmolunan bölümünün dosyada mevcut 14.08.2012 havale tarihli İmar Müdürlüğünün cevabi yazısına göre ticaret alınında kaldığı ve bitişik 21140 parsel ile tevhitli olduğu, davacıların bu kısmın kamulaştırılarak bedelinin ödenmesi yönünde bir taleplerininde olmadığı dikkate alınmadan eksik inceleme ile kalan kısmın da bedeline hükmedilerek, idare adına tesciline karar verilmesi, 2)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. bölüm kararı da gözönüne alınarak, kamulaştırma bedeline 13.08.2012 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmemesi, Doğru görülmemiştir.Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 03.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.