MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 24/12/2013NUMARASI : 2013/327-2013/684Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6.maddesinde değişiklik yapan 5999 sayılı yasa ve ona değiştiren 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa'nın 21.maddesi ile getirilen "Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen, 09/10/1956 tarihi ile 04/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek, üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle, mülkiyet hakkından doğan talepler, bedel talep edilmesi halinde bedel tespiti ve diğer işlemler bu madde hükümlerine göre yapılır.Bu maddeye göre yapılacak işlemlerde öncelikle uzlaşma usulünün uygulanması dava şartıdır." hükmüne dayanılarak uzlaşma görüşmeleri yapılmadığından, dava şartı yokluğundan, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. 5999 ve 6487 sayılı Yasa'larda düzenlenen ve Kamulaştırma Kanunu'na eklenen geçici 6.madde bir tasfiye yasasıdır.09.10.1956 - 04.11.1983 tarihleri arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazlarla ilgili olarak 11.06.2013 tarihinden sonra açılacak davalarda uygulanacak usul ve esasları düzenlemiştir.Yasanın yürürlük tarihinden önce açılan davalarda ve 04.11.1983 tarihinden sonraki el atmalara ilişkin uyuşmazlıklarda uygulanmayacaktır.Dava, 6487 sayılı yasanın yürürlük tarihinden sonra açılmış ise de, taşınmaza fiilen hangi tarihte el atıldığı tespit edilememiş olup, en son 2013 yılında bordür ve tretuvar yenileme çalışması yapıldığı anlaşılmıştır.Bu itibarla, işin esasına girilerek yapılacak inceleme sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, yazılı gerekçelerle red kararı verilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 03.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.