Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23706 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16157 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Bayburt Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 02/06/2014NUMARASI : 2014/10-2014/250Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindirMahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan raporlar hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki, 1)Öncelikle, dava konusu taşınmazın arsa mı arazi mi olduğunun belirlenmesi gerekir. Bunun için de; taşınmazın değerlendirme tarihi olan 14.01.2014 gününde belediye imar planı içinde olup, olmadığı, değilse belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun mahal olup olmadığı hususları Belediye Başkanlığından sorulup, alınacak yazı cevabına göre, taşınmazın vasfı belirlendikten sonra taşınmazın niteliğine göre oluşturulacak bilirkişi eşliğinde mahallinde keşif yapılarak;Arsa ise, Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca, yakın tarihte satışı yapılan emsallerle dava konusu taşınmazın üstün ve eksik yönleri belirtilmek suretiyle mukayese yapılarak, a)Dava konusu taşınmaz ile bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen 2014 yılı emlak vergisine esas olan m2 değerleri de ilgili Belediye Başkanlığından istenip, dava konusu taşınmazın emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporu denetlenerek, --/--b)Dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihinde, bilirkişi kurulunca somut emsal kabul edilecek taşınmazın ise satış tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri mi yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi olduklarının, ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden sorulup, düzenleme ortaklık payı düşülüp düşülmeyeceği hususunda bilirkişi raporu denetlenerek,Tarım arazisi ise, aynı Yasanın 11/1-f maddesi uyarınca; o yörede mutad olarak ekilen münavebeli ürünleri ve münavebeye alınan ürünlerin dekar başına verim miktarları Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İlçe Tarım Müdürlüğünden, değerlendirme tarihi olan 2014 yılı dekar başına üretim masrafları ile hasat dönemindeki ortalama toptan kg. satış fiyatlarının da, ilgili resmi kuruluşlardan sorulmasından sonra taşınmazın olduğu gibi kullanılması halinde, getireceği net gelirine göre bedel belirlenerek hüküm kurulması gerekirken, bu yönteme uyulmadan soyut ifadelerle değer biçen bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı şekilde hüküm kurulması, 2)Taşınmaz üzerinde bulunan yapının değerinin tespitinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yayımlanan tebliğ uyarınca belirlenen sınıfına göre, değerlendirme tarihi olan 2014 yılı için tespit edilen resmi birim fiyatlarının esas alınması gerektiği gözetilmeden, 2013 yılı resmi birim fiyatlarına göre hesap yapan rapora göre eksik bedel tespiti,3)Davacı idarece düzenlenen kıymet takdir raporunda, taşınmaz üzerinde mahsül olduğu tespit edildiği halde, gerekçesi açıklanmadan ürün bedelinin hesaplamaya dahil edilmemesi, Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 09/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.