Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2309 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25443 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Siirt 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 09/07/2013NUMARASI : 2012/1137-2013/551Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Arazi niteliğindeki taşınmaza net gelirine göre değer biçilmesinde yöntem itibari ile bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1) Dava konusu taşınmaza ilişkin olarak davacı idarece yapılan tespitte, arazinin sulu olduğunun belirtilmesi, taşınmazın 1996 yılında yapılan kadastro tespiti sırasında bağ olarak nitelendirilmesi ve davalıların da arazinin fıstıklık niteliğinde olduğu yönündeki beyanlarına rağmen bilirkişi raporunda taşınmazın kuru tarım arazisi olarak nitelendirilmesi karşısında mahallinde tekrar keşif yapılarak ve gerektiğinde tanık da dinlenerek dava konusu taşınmazın niteliği tam olarak açıklığa kavuşturulup, bedeli de buna göre yeniden belirlenerek, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile hüküm kurulması,2) 2942 sayılı kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca dava 4 aylık süre içinde sonuçlandırılmadığından 16.04.2012 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 30.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.