Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2232 - Karar Yıl 2004 / Esas No : 625 - Esas Yıl 2004





Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Taşınmazın arsa niteliğinde kabulü doğrudur. Ancak; 1 - Dava konusu taşınmaz Ç.....Köyünde olup 4000 m2 yüzölçümlüdür.Emsal olarak alınan taşınmaz Mersin şehir merkezinde Nusratiye mahallesinde 144 m2 yüzölçümlü küçük alanlı bir parseldir. Arsalara emsal kıyaslaması yapılması için dava konusu taşımaza yakın yerlerden ve değerlendirme tarihine yakın tarihteki benzer yüzölçümlü taşınmazların emsal alınması gerekir. Dosyaya re'sen getirtilen 9 parsel sayılı taşınmaz dava konusu taşınmazın bulunduğu Ç.......köyünde, alım-satım tarihi de 5.11.2002 olup, 198 m2yüzölçümlüdür. Bu nedenle aynı köyden değerlendirme tarihine çok yakın bu emsalin değerlendirilmesi yapılmadan ve bilirkişi kurulundan bu hususin ek rapor alınmaması ve ayrıca bu emsalin uygun emsal olarak kabul edilmemesi durumunda yukarıda belirtilen özellikten taşıyan emsal satışları mahkemeye sunmaları hususunda taraf vekillerine süre verilmesi, gerektiğinde resen emsal celbi cihetine gidilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2- Fen bilirkişi raporunda mavi boya ile taralı A ve B harfleri ile gösterilen yeşil alan olarak belirtilen 2909,67 metre karelik bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tesciline karar verilmesi gerekirken terkinine karar verilmesi, 3- Kabule göre; davanın reddedilen kısmına orantılı olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı idare yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi, 4- Davanın kabul ve reddedilen kısımlarına orantılı olarak yargılama giderlerinin taraflar arasında paylaştırılması yerine tüm giderlerin davalı idareden tahsiline hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün açıklanan nedenle HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine, 4.3.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.