Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21474 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13826 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Tekirdağ 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 31/05/2013NUMARASI : 2012/146-2013/174Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.Davalı kayyım vekilinin temyizine gelince;1)Dava konusu taşınmaz ile somut emsal alınan 2164 ada 13 parsel aynı mevkide olup, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas m2 değerlerinin aynı olduğu gibi; 224 ada 1 parsel sayılı emsal taşınmazın ise vergi değerinin 0.30-TL/m2 olduğu dosya içinde mevcut 2011/50 esas-231 karar sayılı uzlaşma ile neticelenen ve kesinleşen dava dosyasında ise bu parsel değerinin 1.125,00-TL/m2 üzerinden bilirkişi raporuyla belirlendiği gözetildiğinde düzenlenen bilirkişi kurulu raporu inandırıcı ve hüküm kurmaya elverişli değildir.Bu durumda;Dava konusu taşınmazın somut alınan taşınmazla birlikte imar planındaki konumu, uzaklıkları, yerleşim birimlerine, kamu kurum ve kuruluşlarına uzaklıkları belirlenip işaretlettirildikten sonra kroki tanzim ettirilip emsal taşınmazlarla dava konusu taşınmazın üstün ve eksik yönleri açıklattırılmak üzere bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile kamulaştırma bedelinin tespit edilmesi, 2)Dava konusu taşınmazın 1.704,45 m2'lik bölümü yol olarak kamulaştırıldığından tapudan terkini yerine davacı idare adına tesciline karar verilmesi, 3) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. bölüm kararı da göz önüne alınarak, kamulaştırma bedeline 11.08.2012 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden, Doğru görülmemiştir.Davalılar kayyımı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davacı idareden peşin alınan temyiz ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 18.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.