MAHKEMESİ : Bartın Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/03/2014NUMARASI : 2010/221-2014/292DAVACI : R.. C.. Vek.Av.Mine Verimcik ÖzkütükTaraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın irtifak hakkı karşılığının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın usulden reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı ile dahili davalı vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece dava şartı noksanlığı sebebiyle davanın 6100 sayılı HMK'nın 114/1-i maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmiş; hüküm davacı ve dahili davalı TEİAŞ Genel Müdürlüğü vekillerince temyiz edilmiştir.Dosyadaki delil ve belgelere göre dahili davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.Davacı vekilinin temyizine gelince;Yapılan incelemede; kadastro tespitinden önce dava konusu taşınmaz üzerinden geçen 154 kV Çatalağzı-Bartın enerji nakil hattı sebebiyle irtifak kamulaştırması yapıldığı, kamulaştırma evrakının tebliğine ilişkin olarak çıkartılan noter tebligatının taşınmazın o dönemki zilyedi olan davacı R.. C..'e 15.02.1977 tarihinde tebliğ edildiği, 27.04.1977 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda dava konusu taşınmazın tapu ve vergi kayıtlarına dayanarak 240 parsel ve 1.000 m2 yüzölçümü ile dava dışı 3. kişiler adına tespit gördüğü, Bartın Asliye Hukuk Mahkemesinin 1977/468E.-360K. sayılı dosyası ile zilyede karşı 6830 sayılı Kanunun 19. maddesi gereğince irtifak hakkı tesisi talebi ile açılan davada taşınmazın 443 m2'lik kısmında TEK lehine irtifak hakkı tesisine, 25 m2'lik pilon yerinin TEK adına tapuya tesciline ilişkin ve kesin olarak 31.08.1977 tarihinde verilen kararın kadastro tespit tutanağına ve tapu kaydına işlenmediği, itiraz edilmeyen kadastro tespitinin 13.03.1978 tarihinde kesinleştiği, davacı R.. C..'in 13.07.1990 tarihinde taşınmazı tespit maliklerinden satın alarak tam hisse ile malik olduğu anlaşılmıştır.3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesindeki "bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz" hükmü nazara alındığında, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 13.03.1978 tarihinde kesinleştiği, daha önce kamulaştırma yapılmış olsa bile kamulaştırma sonrası yapılan kadastro tespitinde irtifak şerhinin tespit tutanağına ve tapu kaydına işlenmediği ve davalı idarece 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açıldığına dair dosyada bilgi ve belge bulunmadığı anlaşıldığından işin esasına girilerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı gerekçe ile davanın usulden reddine karar verilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 18/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.