MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/12/2014NUMARASI : 2013/210-2014/505Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacılar payına takdir edilen karşılığın artırılması davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 17.11.2015 günü temyiz eden davalı idare ile aleyhine temyiz olunan davacı vekilinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacılar payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki kanıt ve belgelere göre, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde yapılan ilk imar uygulaması nedeniyle bedele dönüştürülen davacı payının 38,24 m²'lik bölümü için açılan bedel artırım davasında Ümraniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/268-2007/319 sayılı kararı ile bedelin artırılmasına hükmedildiği ve davalı idare tarafından bu bedelin davacıya ödendiği anlaşıldığından, imar düzenlemesi sırasında bedele dönüştürülen 38,24 m²'lik bölüm yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken bu kısım için de bedele dönüştürülen karşılığın artırılmasına karar verilmesi doğru olmadığı gibi, 2-13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile; 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin; “2981 sayılı Kanuna göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlarda dahil olmak üzere her türlü alacak ve bedellerinin borçlu idarelerce ödenmesine” ilişkin usulü düzenleyen on ikinci fıkrası Anayasanın 2, 35 ve 36. maddelerine aykırı görülerek iptal edilmiştir.Bu durumda; imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen ya da davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması davalarında, 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. maddenin on ikinci fıkrasının uygulanması mümkün olmadığından dava tarihine göre emsal incelemesi yapılmak suretiyle bedel tespiti için bilirkişi kurullarından ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi, 3-6487 saylı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin on üçüncü fıkrası "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle Anayasanın 2 ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edildiğinden, 04.11.1983 tarihinden sonraki döneme ilişkin el atmalarda nispi harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi,Gerektiğinden, mahkemece verilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazları doğrultusunda HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyiz eden davalı idare yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.100,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 17/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.