Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20325 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6336 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Özalp Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 11/10/2013NUMARASI : 2012/549-2013/482Taraflar arasındaki amulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Alınan raporlar hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki;Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesine göre arsa niteliğindeki taşınmazlara değer biçilirken dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme tarihine yakın satışların emsal alınması gerekir.Dava konusu taşınmaz büyük yüz ölçümlü ve ilçe merkezine uzak mesafede Belde Belediyesi hudutlarında olmasına karşın, ilçe merkezinde olan ve küçük yüzölçümlü emsal taşınmazla karşılaştırılması sonucu tespit edilen bedel inandırıcı görülmemiştir.Bu durumda taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılarak taşınmaz ve emsal kabul edilen taşınmazların Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonunca belirlenen emlak vergisine esas m2 değerleri getirtilip, taşınmazın emsal taşınmazlara üstünlük oranları da tartışılarak, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine 09.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.