Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 201 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 22663 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve uğranılan zararın tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili ile davalı yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, davalı idarece dava konusu taşınmazın bir bölümüne yol açmak suretiyle el atıldığından, dava konusu taşınmaza el atmanın önlenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;1- Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor geçersizdir. Şöyle ki; Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kamulaştırmasız el atma davalarında da kıyasen uygulanır. Dosyadaki bilgi ve belgelere ve mahkemenin kararına göre dava konusu taşınmaz arazi niteliğinde olduğundan, değerlendirme yapacak bilirkişi kurulunun iki ziraat ve bir mülk bilirkişi kurulundan müteşekkil olması gerekir. Bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme istemi de varsa, arazi niteliğindeki taşınmaz bedeli; yukarıda belirtildiği üzere oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde yapılacak keşif sonucu gelir metodu esas alınarak belirlenmeli, ayrıca taşınmazın eski hale getirme bedeli de tespit edildikten sonra; el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme bedelinden az ise müdahalenin önlenmesi ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmeli; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, yasaya uygun olmayan şekilde oluşturulan bilirkişi kurulu raporuna göre eksik inceleme ile hüküm kurulması, 2-Dava dilekçesinde .....kişiliği davalı olarak gösterildiği halde, gerekçeli karar başlığında davalı olarak köy muhtarının gösterilmesi, 3-Davacılar, taşınmazda paydaş olduğu halde, tespit edilen zararın tamamının davacılara ödenmesine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir.Davacılar vekili ile davalının temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde ödeyenlere iadesine ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının ....irad kaydedilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 15.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.