MAHKEMESİ : Beykoz 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 23/10/2013NUMARASI : 2009/324-2013/579Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı idare ve bir kısım davalılar vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 01.07.2014 günü temyiz eden davalı M.. M.. vd. vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediklerinden diğer taraf vekillerinin yokluklarında duruşmaya başlanarak bir kısım davalılar vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R -Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekili ile H.. M.. dışındaki davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor geçersizdir. Şöyle ki; 1-Dava konusu taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca, arsalara kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan satışlara göre değer biçilmesi gerekir.Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, getirtilen emsallerin satışlarının vergi ve harçtan kaçınmak için düşük gösterildiği açıklandıktan sonra, sonuçta piyasa rayicinden söz edilerek soyut ifadelerle değer biçildiğinden, bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir. Bu durumda; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re’sen emsal celbi yoluna gidilmesi; dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle; emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imarya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulması; ayrıca dava konusu taşınmazın, imar planındaki konumu, emsallere olan mesafesini de gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların emlak vergisine esas olan metrekare değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle değerinin belirlenmesi için, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,2-Aynı proje kapsamında kamulaştırılan bitişik 223 parsel sayılı taşınmazın metrekaresine, Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/335 Esas sayılı dosyasında aynı değerlendirme tarihi itibariyle 285,00.-TL. bedel tespit edildiği, kamulaştırmadan arta kalan bölümde ise dere ıslahı nedeniyle % 1 oranında değer artışı olacağı kabul edildiği ve bu dosyanın Dairemizce onandığı anlaşılmakla, ilgili dosya getirtilip değerlendirmede dikkate alınması gerektiğinin düşünülmemesi,3-Dava konusu taşınmaz üzerindeki yapı ve ağaçlar yönünden acele el koyma dosyasında alınan bilirkişi kurulu raporu ile bu dosyadaki rapor arasındaki çelişki giderilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,4-Taşınmazın kamulaştırılarak dere yatağı haline getirilen bölümünün terkinine karar verilmemesi, Doğru görülmemiştir.Davacı idare vekili ile H.. M.. dışındaki davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davalılardan M.. M.. vd. yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.100,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 01.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.