MAHKEMESİ : Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/10/2014NUMARASI : 2013/388-2014/477Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucu alınan rapor uyarınca taşınmazın el atılan bölümünün dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Bu nedenle, davalı idare vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;1)İmar planında park alanı olarak ayrılan taşınmaza yol ve kaldırım olarak kısmen el atılmakla fiilen imar uygulamasına başlanıldığından, proje bütünlüğü gereği tamamının bedeline hükmedilmesi gerekir.Kalan kısmın da bedeline hükmedilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, doğru olmadığı gibi,2)13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete’ de yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile; 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin 13. fıkrası "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle Anayasanın 2 ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiştir. Dosyada bulunan delil ve belgelere göre, dava konusu taşınmaza 04.11.1983 gününden sonra el atıldığı anlaşılmakla, nispi harç ve nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden,Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda BOZULMASINA, aşağıda yazılı kalan harcın davalı idareden alınmasına, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 27/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.