Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 17552 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8704 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 16/10/2012NUMARASI : 2011/447-2012/466Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içindeki Belediye Başkanlığının 21.05.2013 havale tarihli yazılarında dava konusu taşınmazın Y. (Anteks) Etabı Uygulama İmar Planı doğrultusunda kesinleşen 84311 nolu parselasyon planına göre 21.10.2013 günü tapuya tescilleri sağlanan dağıtım cetveline göre davacılara dava konusu taşınmazda bulunan payları isale hattından çıkarak farklı ada parsellere şuyulandırıldığı idarece bildirildiğinden, Davacıların şuyulanan yerdeki tapu kayıtları celp edilerek dava konusu son yapılan imar uygulaması sonucu oluşan parsellerin aynı krokide gösterilerek kamuya özgülenip, özgülenmediği de araştırılarak, kamuya özgülenen parsellerin başında bilirkişi marifetiyle keşif yapılıp, davalı idarece bu parsellere el atılıp atılmadığı kesin olarak tespit edilip, El atılmış ise sadece bu parsellerdeki paylarının karşılığına hükmedilmesi,El atılmamış ise, 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde yapılan değişiklik ile; “Uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmî kurumlara ayrılmak suretiyle veya ilgili kanunların uygulamasıyla tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar hakkında, 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen idari başvuru ve işlemler tamamlandıktan sonra idari yargıda dava açılabilir. Bu madde hükümleri karara bağlanmamış veya kararı kesinleşmemiş tüm davalara uygulanır.” hükmü getirildiği,Öte yandan Anayasa Mahkemesi’nin 25.09.2013 gün 2013/93 Esas, 2013/101 Karar sayılı ilamında da; “Kamulaştırmasız el atmadan söz edilebilmesi için taşınmaz zilyetliğinin idareye geçmesi ve taşınmazın fiilen kamu hizmetine tahsis edilmiş olması gerektiği; imar kısıtlamalarında taşınmazın zilyetliğinin malikte kalmaya devam etmekte olup, yalnızca malikin tasarruf yetkisinin, ilgili mevzuattan kaynaklanan bazı kısıtlamalara maruz kaldığı, bu nedenle imar kısıtlamalarından kaynaklanan tazminat davalarının idari yargıda açılabileceğinin kabul edildiği dikkate alınarak,İdari yargı görevli olduğundan davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir.Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 17.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.