Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17132 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11193 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyleki;1-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda kıyası emsal olarak incelenen Kaleiçi 13 parsel sayılı taşınmazın emsal satışı 08.09.2014 tarihli olup, dava tarihi 29.04.2013'tür . Buna göre dava tarihinden sonraki emsal satışa dayanan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir.Bu durumda taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre taşınmazın m²birim bedelinin tespiti ile ve dava konusu taşınmaz ile emsallerin Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonunca resen belirlenen emlak vergisine esas değerleri getirtilerek raporun denetlenmesi gerektiğinin düşünülmeden değer biçen bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması,Doğru olmadığı gibi;2-Dosyadaki Belediyenin cevabi yazısından; dava konusu taşınmazın park ve yola terkleri yapılan imar parseli olduğu anlaşılmaktadır.Belediye Başkanlığından, dava konusu taşınmazın yola ve yeşil alana terkine ilişkin şuyulandırma cetveli ile diğer dayanak belgeleri getirtildikten, yol ve parka terkedildiği bildirilen kısımların dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki yüzölçümüne dahil edilip edilmeyeceği araştırılmadan dava konusu taşınmazın imar parseli olarak kabulü ile eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,3-Bozma ile hüküm ortadan kalktığı halde, tescile ilişkin ve bozma öncesi hükmedilen kamulaştırma bedeline yasal faiz işletilmesine karar verilmemesi,Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 06/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.