Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 16932 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12223 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 26.11.2012 gün ve 2012/16287 Esas - 2012/23774 Karar sayılı ilama karşı davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemli davanın kabulüne dair karar davalı idare vekilinin temyizi üzerine Dairemizce düzeltilerek onanmış bu karara karşı davalı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre;davalı idare vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri H.U.M.K.'nun 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde değildir. Ancak; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21.maddesi ile "kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespit davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir. ... açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır." hükmünün getirilmiş olduğu gözetildiğinde, harç ve vekalet ücretinin maktu olarak hüküm altına alınması gerektiğinden; Davalı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 26.11.2012 gün ve 2012/16287-23774 sayılı düzeltilerek onama kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahallinde yapılan keşif sonucu alınan rapor uyarınca taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1-Fen bilirkişi raporunda; yol olarak el atılan ve A harfi ile gösterilen kısmın 128,29 m2; kaldırım (yaya yolu) olarak el atılan B harfi ile işaretli kısmın 805,03 m2 olduğu dikkate alınarak, bu kısımlardaki davacı payının tapu kaydının iptaline karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde davacı payına isabet edecek olan 9,57 m2 ve 60,08 m2'lik kısımlardaki davacı payının iptaline karar verilmesi doğru olmadığı gibi, 2-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21.maddesi ile "kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespit davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir. ... açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır." hükmünün getirilmiş olduğu gözetildiğinde, harç ve vekalet ücretinin maktu olarak hüküm altına alınması gerektiğinden; Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazları doğrultusunda BOZULMASINA, peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine, 07.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.