MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/11/2013NUMARASI : 2011/373-2013/599Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; davacılara ait taşınmazın Kuzey Ankara Girişi Kentsel Dönüşüm Proje Alanında kalması nedeniyle kadastrol 3544 ada 10 parsel sayılı taşınmazdaki hissesinin, Kuzey Ankara Giriş Kentsel Dönüşüm Proje alanında yer alan imarın .......... ada 1 parsel sayılı taşınmaza şuyulandığı, Kuzey Ankara Girişi Kentsel Dönüşüm Proje Alanında kalan ve dava konusu taşınmazı da kapsayan bölgede fiilen çalışmaların başladığı, davalı idarece bu parsel üzerindeki yapılara ve muhtesata ilişkin tespit ve tescil davalarının açıldığı ve karar verildiği, projenin bir bütün olduğu da dikkate alınarak, aynı parselle ilgili Dairemiz kararlarında da el atma olgusunun kabul edildiği, 22.11.2012 tarihli Ankara Büyükşehir Belediye Encümeni kararıyla davacının ........ ada 1 parseldeki şahıs hisseleri .......... ada 2 nolu parsel olarak oluştuğu ve tapuya 28.03.2013te tescillerinin sağlandığı, dosya içindeki belgelere göre bu parselin de Protokol Yolu ve Baraj Caddesi Kavşağı..................... nolu parselasyon planıyla aynı alana isabet ettiği anlaşılmakla, davacının paydaş olduğu ....... ada 2 parselde el atma olgusunun gerçekleştiği kabul edilmelidir. Öte yandan 28.03.2013 tarihinde tapuya tescili sağlanan imar uygulaması sonucu davacının hissedar olduğu taşınmazın da, Kuzey Ankara Girişi Kentsel Dönüşüm Proje alanında kalmakla beraber, söz konusu taşınmazda davalı idarenin de hissedar olduğu anlaşılmıştır. 30.06.2010 tarih ve 5998 sayılı Yasa ile değişik 5993 sayılı Belediye Kanununun 73. maddesinin 8. fıkrasında “Kentsel Dönüşüm ve Gelişim alanı ilan edilen yerlerdekibelediyelere ait gayrimenkuller ile belediyelerin anlaşma sağladığı veya kamulaştırdıkları gayrimenkuller üzerindeki inşaatların tamamı belediyeler tarafından yapılır veya yaptırılır. Belediye ile anlaşma yapmayan veya belediyece kamulaştırılmasına gerek duyulmayan gayrimenkul sahiplerinden proje alanında kendilerine 3194 sayılı Yasanın 18. maddesine göre ayrı ada ve parselde imar hakkı verilmemiş olanlar kamulaştırmasız el atma davası açabilir.” Hükmü yer almakta olup, davacının hissedar olduğu taşınmazda, davalı idarenin de kamulaştırma ve birleştirme sebebiyle paydaş olması ve ayrı ada ve parselde imar hakkı verilmemiş olması nedeniyle, davacının kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan dava açma hakkı bulunduğu kabul edilerek taşınmazın aynına ilişkin iş bu davada da adli yargının görevli olduğu da gözetilerek davanın esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde el atma olgusunun gerçekleşmediğinden bahisle davanın görev yönünden reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir.Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 09.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.