Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri yönünden verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Davalı vekilinin temyiz itirazları bozma kararı ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan reddine,Davacı idare vekilinin temyizine gelince;Davanın niteliği itibariyle, davacı idareye iadesi gereken fark bedeli için faize hükmedilmemesi doğrudur. Ancak;Bozma öncesi hükmedilen bedel ile bozma sonrası hükmedilen düşük değerli miktar arasındaki fark bedeli davalı taraftan alınarak davacı idareye ödenmesine karar verilmemesi,Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün sonuna ayrı bir bent olarak (Bozma kararı öncesi hükmedilen bedel ile bozma kararı sonrası mahkemece tespit edilen bedel arasındaki 1.412.000.000.-TL farkın davalı taraftan alınarak davacı idareye ödenmesine) cümlesinin yazılmasına,Hükmün böylece (DÜZELTİLEREK ONANMASINA), peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde davacı idareye geri verilmesine ve onama harcının davalıdan alınmasına, 23.2.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.