Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15910 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7703 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Viranşehir Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 22/02/2012NUMARASI : 2011/427-2012/191Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece yapılan inceleme hüküm vermeye elverişli değildir. Şöyleki;Kamulaştırma evrakları tüm tapu kayıt maliklerine aynı çatı altında yeğeni N.. Y.. imzasına tebliğ edilmiş olup, tüm tapu kayıt maliklerinin birlikte oturmaları hayatın olağan akışına uygun olmadığından ve kamulaştırma kararının önceki maliklere tebliğinin usulüne uygun olarak yapıldığı ispat edilemediğinden, önceki maliklere yapılan kamulaştırma tebligatları geçersiz olduğu gibi,İdare tarafından önceki tapu maliklerine karşı açılan 2942 sayılı yasanın 17. maddesine dayalı Viranşehir Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.12.1987 tarih 1987/216 Esas, 224 Karar sayılı dosyası su baskınında zayii olduğu bildirildiğinden, tescil kararının davanın taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edildiği net olarak tespit edilmediğinden kararın kesinleştiğinden de söz edilemez.Bu durumda, tapu kayıt maliklerine kamulaştırma işleminin 2942 sayılı yasanın 25. maddesine uygun olarak tebliğ edilmediği ve yukarıda değinilen tescil ilamının da usulüne uygun olarak kesinleşmediği göz önüne alındığında geçerli bir kamulaştırmanın varlığından söz edilemeyeceğinden işin esasına girilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş olması,Doğru görülmemiştir.Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 04.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.