MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla duruşma için belirlenen 24.09.2013 günü aleyhine temyiz olunan davacı idare vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davalılar vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak davacı idare vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor ve yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; 1) Dosyada mevcut .....Belediyesinin 30.05.2012 tarihli yazısında dava konusu taşınmazın bedeliye mücavir alan s??nırları içinde olduğu, belediye hizmetlerinden yararlandığı meskun mahal içinde bulunduğu ve imar plan çalışmalarının devam ettiği bildirildiği halde, mahkemece yapılan gözlemde, taşınmazın bulunduğu bölgeye gelen araç yolunun bulunmadığı, taşınmazın dere kenarında olduğu ve üzerine yapı yapmanın mümkün olmadığı belirtilmiştir. Taşınmazın vasfının tespiti yönünden Belediyenin yazısı ve mahkeme gözlemi arasındaki çelişki giderilerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi, 2) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, belirlenen kamulaştırma bedeline 05.09.2012 tarihinden itibaren faiz yürütülmemiş olması, Doğru görülmemiştir.Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.