MAHKEMESİ : Vezirköprü 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 05/07/2013NUMARASI : 2012/576-2013/647Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalılardan H.. K.. vd. vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılardan H.. K.. vd. vekilince temyiz edilmiştir.Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur. Ancak; 1)Davalı vekilinin aynı kamulaştırma nedeniyle kamulaştırılan komşu taşınmazların, sulu tarım arazisi olduğu iddiası üzerine fen bilirkişisinden alınan ek raporda aynı eş yükselti eğrisinde yer alan bazı komşu taşınmazların sulu tarım arazisi olduğu belirlendiğine göre dava konusu taşınmazın sulanma imkanına sahip olup olmadığı araştırılıp, tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, sulama durumunun değiştiğine dair bilgi ve belge bulunmadığı gerekçesine dayalı ek bilirkişi raporuna göre eksik inceleme ile hüküm kurulması,2) Bundan ayrı; kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmazda; dairemize gelen dosyalarda 2010 yılı değerlendirmesine göre buğdayın dekara verimi 500, samanın 450, silajlık mısırın 3000 kg. alınmasına rağmen, bilirkişi kurulunca 2012 yılında iklim koşullarına bağlı yetersiz ve zamansız yağış nedeniyle verimde % 40-50'ye varan düşüş yaşandığı belirtilerek dekara verim buğdayda 350, samanda 300 ve silajlık mısırda 2500 kg olarak alınmıştır. Yargıtay uygulamalarına göre arazi niteliğindeki bir taşınmazın değeri belirlenirken daha önceki yıllara ilişkin olarak (5 yıl) normal koşullarda İlçe Tarım Müdürlüğünce tespit edilen verim miktarlarının dikkate alınması gerekir. Verim miktarlarının geçmiş yıllara oranla bir yılda bu denli değişip azalmış olmasının olağan kabulü mümkün değildir. Bu durumda mahkemece 2012 yılında Vezirköprü ilçesinde olağan dışı durumlar nedeniyle verim düşüklüğü olduğundan bahisle indirim yapılmadan taşınmazın normal veriminin alındığı yıllar ortalamasına göre bedelinin tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden dekara verim miktarında indirim yapılarak değer biçen rapora göre az bedel tespiti, 3)Dava konusu taşınmaz baraj gölü altında kaldığından 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/C maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği halde, 4721 sayılı T.M.K. 999. madde uyarınca da terkine ilişkin hüküm kurulması,Doğru görülmemiştir.Davalılardan H.. K.. vd. vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 14.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.