Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; kamulaştırma bedelinin artırılmasına, azaltma davasının reddine dair verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkin olup mahkemece Kamulaştırma Kanununun 14. maddesinde belirtilen 30 günlük hakdüşürücü sürenin geçtiğinden bahisle dava reddedilmiştir.1- Kamulaştırma işlemi davacı ile birlikte sakin olduğu bildirilen yengesine 10/12/1998 tarihinde tebliğ edilmiş. Bedel artırma davası ise belirtilen tarihten 30 gün geçtikten sonra 30/12/1999 tarihinde açılmıştır.Dava dilekçesinde kamulaştırma tebligatının geçersiz olduğuna dair bir iddia ileri sürülmemiş, Mahkemece de duruşma sırasındaki bu konuya ilişkin beyanın iddianın tevsii niteliğinde olduğu ve karşı tarafça da kabul edilmediğinden söz edilerek davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiştir.Hak düşürücü süreler kamu düzenine ilişkin olup davanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi mahkemece resende gözönünde bulundurulabilir.Davacının kamulaştırma tebligatının geçersizliğine dair iddiasının araştırılması geçersiz olduğu tespit edildiğinde işin esasına girilerek hüküm kurmak gerektiğinin düşünülmemesi.2- Kabula göre;Davanın hak düşürücü süre içinde açılması dava şartıdır. Dava hak düşürücü süre yönünden reddedildiği halde nisbi olarak fazla vekalet ücretine hükmedilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA) ve peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine, 19/09/2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.