Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın adına tesciline karar verilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın adına tesciline karar verilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.Mahkemece Kamulaştırma Kanunu’nun 7. ve 8. maddesinde düzenlenen adres araştırması ve pazarlığa çağrı ile ilgili işlemlerin davacı idare tarafından yapılmadan dava açıldığı, bu hususun dava şartı niteliğinde olduğu kabul edilerek, davanın ön şart yokluğu gerekçesiyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır.Dosyadaki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, ..., ..., ... ve ... dışındaki davalılara dava dilekçesi ve eklerinin usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğinden adı geçen davalılar dışındaki davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de, bu davalılar yönünden yapılan inceleme ve araştırma yeterli değildir. Şöyle ki; 1-) Davalılardan ... ve vekilinin yargılama sırasında, bedele itirazda bulunup keşif talep etmek suretiyle işin esasına girilmesini istedikleri gözetildiğinde, bu davalı yönünden işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın ön şart yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi,2-) Tapu maliki davalılardan, ..., ... ve ...’a çıkarılan dava dilekçesi tebligatının iade edildiği görüldüğünden, usulüne uygun tebligat yapılamayan bu davalılar yönünden Mahkemece 7201 sayılı.../...-2-Tebligat Kanundaki düzenlemeler ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 02.02.2011 gün 2010/5-546-2011/11 sayılı kararı da dikkate alınarak adres araştırılması yapılıp kendilerine; ölü ise Kamulaştırma Kanununun 14/5 maddesi uyarınca mirasçılarına dava dilekçesi ve eklerin tebliğ edilmesi ile taraf teşkili sağlanarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı düşüncelerle davanın ön şart gerçekleşmediği gerekçesi ile reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir.Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının irad kaydedilmesine, 07/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.