MAHKEMESİ : Silivri 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 02/07/2014NUMARASI : 2011/483-2014/295Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R -Dava ve birleştirilen dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak, üzerinde bulunan kuyuya niteliğine göre, ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumlarına göre maktuen değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1)Dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıların değeri tespit edilirken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının değerlendirme yılına ait Yapı Yaklaşık Birim Maliyet Fiyatlarına göre metrekare birim fiyatının 482,00-TL olduğu, ancak sonraki yılda bu birim fiyatın 475,00-TL'ye düşmesi nedeniyle belirlenen inşaat bedelinin eskale edilmemesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde fazla bedele hükmedilmesi,2)Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan geçit hakkı şerhinin dayanağı olan kesinleşmiş mahkeme kararları dahil her türlü belgeler tapu sicil müdürlüğünden getirtilip, bu geçit hakkı tesisi için belirlenecek bedelin kamulaştırma bedeline yansıtılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 3)Davacı idarece düzenlenen kıymet takdir raporunda taşınmaz üzerinde muhtelif cinste ve yaşta 90 tane fidan bulunduğu tespit edildiği halde, bilirkişi raporunda gerekçesi açıklanmadan fidan bedellerinin eksik hesaplanması,4)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından,Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak, dava tarihinden sona açılan acele el koyma dosyasında bloke edilen bedele 20.11.2011 tarihinden, acele el koyma bedelinin bloke tarihi olan 05.06.2012 gününe kadar yasal faiz yürütülmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 03.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.