Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11963 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28709 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Çatalca 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 06/09/2013NUMARASI : 2013/414-2013/202Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, kamulaştırmasız el atma tarihinden itibaren 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 38.maddesine göre 20 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan delil ve belgelere göre, dava konusu taşınmaza tam olarak ne zaman el atıldığı anlaşılmamaktadır. 11.06.2013 tarihinden yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; "Kamulaştırma işlemleri tamamlanmış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 09.10.1956 tarihi ve 04.11.1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle, mülkiyet hakkından doğan talepler, bedel talep edilmesi halinde bedel tespiti ve diğer işlemler bu madde hükümlerine göre yapılır. Bu maddeye göre yapılacak işlemlerde öncelikle uzlaşma usulünün uygulanması dava şartıdır." hükmü getirilmiştir.6487 sayılı yasa bir tasfiye yasasıdır. Bu yasa ile 09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihi arasındaki fiili el atılan taşınmazlara ilişkin düzenleme yapıldığından daha sonraki elatmalardan kaynaklanan uyuşmazlıklara uygulanmazDavacı vekili dava dilekçesinde taşınmaza Ağustos 2013 tarihinde el atıldığını ileri sürmüştür. Bu durumda dava konusu taşınmaza el atma tarihi tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir.Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 30.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.