Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11692 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5284 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece bir kısım davacılar yönünden açılan davanın reddine, diğer davacılar yönünden ise kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1) Dava konusu taşınmazların hissedarları olan davacılara kamulaştırma işleminin tebliğine ilişkin evrakların davalı idare ve ilgili noterlikten, ödeme belgelerinin ise ilgili banka şubesinden getirtilerek, usulüne uygun şekilde noter tebliği yapılan veya kamulaştırma bedelinin artırılması davası açanların varlığı araştırılarak, tespiti halinde bu davacılar bakımından davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2) Adlarına çıkartılan noter tebligatı geçersiz olan malikler var ise; adlarına bloke edilen kamulaştırma bedelini alıp almadıkları araştırılıp bedeli almış iseler geçersiz tebligatın geçerli hale geldiği gözetilerek, bu kişiler yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken bu hususta herhangi bir inceleme yapılmadan eksik inceleme ile denetime imkan verilmeyecek şekilde hüküm kurulması, 3) Mahkemece hak sahibi oldukları ispatlanamadığı gerekçesiyle davasının reddine karar verilen bir kısım davacıların, tapu kaydındaki isim ve soyisimleri eksik ya da yanlış yazılan kişiler ile hukuki ilişkilerini gösterir veraset ilamları temin edilip gerektiğinde, isim ve soy isim düzeltim davası açması için davacılar vekiline süre verilerek, düzeltimler sonucunda, davacıların murislerinin hak sahibi oldukları ispatlandığı takdirde, murislere daha önce kamulaştırma işlemlerinin usulüne uygun şekilde noter tarafından tebliğinin yapılıp yapılmadığı, kamulaştırma bedelinin ödenip ödenmediği, kamulaştırma bedelinin artırımı davası açıp açmadıkları araştırılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,4) Kabule göre de; Davacı ...'ın dava konusu 1021 parsel sayılı taşınmazda, murisi 'dan gelen hissesi dışında da 472/96768 oranında pay sahibi olduğu gözetilmeden yalnızca murisinden gelen payı hesaplanmak suretiyle eksik bedele hükmedilmesi, 5) Dava konusu 185, 186 ve 1021 parsel sayılı taşınmazlarda davacılar , ..., 'ın hisselerinin hesaplanmasında maddi hataya düşülerek eksik bedele hükmedilmesi, 6) Bir kısım davacıların gerekçeli karar başlığında ad ve soyadlarının yazılmaması,Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle ....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.