MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 11. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/07/2013NUMARASI : 2012/377-2013/296Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 29.04.2014 günü taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre, dava konusu taşınmazın tamamının davalı K.. M.. tarafından 14.07.1969 tarihinde Acıbadem Caddesi-Ankara asfaltı bağlantısı arasında yol inşaatı ve emniyet sahası tesis etmek için kamulaştırılmasına karar verildiği, kamulaştırma bedelinin "terkin işleminden sonra bedel serbest bırakılacaktır" şerhi düşülmek suretiyle bankaya bloke edildiği, kamulaştırma işlemlerinin 17.09.1969 da "aynı hanede birlikte sakin Arsin Kuyumcu" adına tebliğ edildiği, kamulaştırma bedelinin davacıya ödenmediği ve ferağ da verilmediği anlaşılmıştır. Tebligat Kanununun 12-1 maddesi gereğince hükmi şahıslara tebligat; yetkili temsilcilerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Yine aynı kanunun 13.maddesine göre de hükmi şahıslar adına kendilerine tebligat yapılacak kimseler herhangi bir sebeple işyerinde bulunmadıkları veya herhangi bir sebeple evrakı bizzat alamayacak durumda oldukları taktirde, tebliğ hazır bulunan memur veya müstahdemlerden birine yapılır. Tebligat Tüzüğünün 17. ve 18. maddelerinde de bu husus ayrıntılı şekilde açıklanmış ve tebliğ memurunun kanunda belirtilen sıraya uyması, tüzel kişinin yetkili temsilcisine tebligat yapılmayıp diğer kişilere tebligat yapılması halinde, bunun neden yapılamadığının tebliğ mazbatasında açıkça belirtilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Davaya konu taşınmaza ilişkin kamulaştırma belgelerinin davalıyı temsile yetkili kişinin o sırada tebligatı bizzat alamayacak durumda olduğu veya okulda olmadığı tespit edilmeden ve bu husus tebligat parçasına derc edilmeden okulda hangi sıfatla bulunduğu dahi belirtilmeyen Arsin Kuyumcu'ya "aynı hanede birlikte sakin" ibaresi düşülmek suretiyle yapılan tebligat geçerli değildir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 25.maddesine göre hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi, mal sahibi için 13.madde uyarınca yapılan tebligatla başlar. Davacı tarafa kamulaştırma işlemi usulüne uygun tebliğ edilmemiş, dava konusu taşınmaza da davalı idarece fiilen el atılmıştır. Bu durumda; işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir.Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.100,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 29.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.