Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11506 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 21636 - Esas Yıl 2015
TTARİHİ : 21/05/2015Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazların bedeli istemine, birleşen dava ise 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın ise kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, birleşen dosya davacısı ile davalı idare vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmazların bedeli istemine, birleşen dava ise 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiş; hüküm, birleşen dosya davacısı ile davalı idare vekillerince temyiz edilmiştir.Asıl dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;Birleşen dava yönünden; bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;1)Hükme esas alınan bilirkişi raporunda arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak 386,55 TL m2 değer biçilmiş ise de aynı bilirkişi heyetinin ek raporunda ise dava konusu taşınmazın mevcut konumu gözetilip, farklı bir emsal esas alınarak 1.099,86 TL m2 değer biçilmiş olup, Dairemizin 2015/24033 ve 2015/15903 Esas sayılı dosyalarında aynı mevkiideki taşınmazlara biçilen değerler de nazara alındığında, 17.04.2015 tarihli ek rapor esas alınmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, düşük değer biçen rapora göre hüküm kurulması,2)6001 sayılı K.. M.. Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun uyarınca davalı idare harçtan muaf olduğu halde aslı davada davalı idarenin, birleşen davada davalının harçla yükümlü tutulması ve asıl davada yargılama giderleri içinde de harç tahsiline karar verilmesi,3)Asıl davada; 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile; 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin on üçüncü fıkrası "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle Anayasanın 2. ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiştir.Bu durumda; 04.11.1983 tarihinden sonraki döneme ilişkin el atmalarda nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden, Doğru görülmemiştir.Birleşen dosya davacısı ile davalı idare vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, birleşen dosya davacısından peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 08/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.