MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak değerlerinin tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;1-İlk kararı temyiz etmeyen davacılar yönünden bozma öncesi hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu parseller için tesbit edilen 110,00 TL/m2, 125,00 TL?m2 ve 130,00 TL/m2 birim fiyatın kesinleşmiş olduğu ve davalı idare yönünden kazanılmış hak oluşturduğu dikkate alınarak, bu fiyat üzerinden hem zemin bedeli, hem de dere ıslah çalışması nedeniyle dava konusu taşınmazların arta kalan bölümlerinde meydana gelen değer artışlarının tespiti ile zemin bedelinden indirilmesi için bilirkişi kurulundan ek rapor alınmadan, bozma sonrası daha yüksek bedel belirleyen rapora dayanılarak hüküm kurulması,2-Dava konusu taşınmazlardan geçirilen servis yolu niteliğindeki özel yolların, 02.11.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 662 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile ... ve Görevleri Hakkında yasada yapılan değişiklik dikkate alınarak, davalı idare adına tescili gerekirken, adına tesciline karar verilmesi, ,Doğru görülmemiştir.Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle .nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.