Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10898 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 29272 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Kilis 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 28/01/2014NUMARASI : 2013/149-2014/26Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.Bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;1) Davacı tarafından davalı idarece dava konusu taşınmaza, yol genişletme çalışmaları sırasında hafriyat dökülerek el atıldığı iddia olunmuş ise de dosya kapsamına göre taşınmaz davalı idarece el atıldığı sabit olmamıştır.Bu durumda, mahkemece, davacı tarafından dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı da anlaşıldığından taraflara bu hususta delillerini sunmak üzere kesin süre verilip, delilleri toplanıp, tanık gösterilmesi halinde, gerekirse yeniden yapılacak keşifte taşınmaz başında tanıklar da dinlenmek suretiyle taşınmaza, davalı idarece el atılıp atılmadığı tespit edildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi düşünülmeden eksik araştırma sonucunda karar verilmesi,2) Kabule göre de;Dava konusu taşınmazın eski hale getirme bedelinin hesaplanıp, taşınmaz bedeli ile karşılaştırıldığında hangi bedel düşük çıkarsa bu bedel üzerinden hüküm kurulması, eski hale getirme bedelinin düşük çıkması halinde sadece bu bedelin tahsiline karar verilip, tescile ilişkin karar verilmemesi gerekirtiği nazara alınmadan hüküm kurulması,Doğru olmadığı gibi;3) Dava konusu taşınmazın eski hale getirme bedeli hesaplanırken, nakliye, işçilik vb gibi hangi kalem giderlerin yapılması gerektiği ve tutarları ayrı ayrı belirtilip, bu şekilde bedelin hesaplanması bakımından ek rapor alınması gerektiği düşünülmeden, denetime açık olmayan rapora göre hüküm kurulması,Doğru görülmemiştir.Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan açıklanan nedenlerle hükmün H.U.M.K. 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 13.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.